Fetret Devri, Osmanlı tarihinde siyasi istikrarsızlık ve taht mücadeleleriyle geçen bir dönemi ifade eder. Bu süreç, 1402 yılında Yıldırım Bayezid’in Ankara Savaşı’nda Timur’a karşı aldığı yenilgi sonrasında başlamıştır. Savaşın ardından Yıldırım Bayezid’in esir düşmesiyle birlikte Osmanlı tahtı sahipsiz kalmış, bu durum imparatorluk içinde ciddi yönetim boşluklarına yol açmıştır. Fetret devri, Osmanlı tarihinde merkezi otoritenin geçici olarak zayıfladığı bir evre olarak tanımlanır.
Bu dönemde Yıldırım Bayezid’in oğulları arasında taht mücadelesi yaşanmıştır. Süleyman, İsa, Musa ve Mehmet Çelebi arasında çıkan çatışmalar, Osmanlı topraklarının bölünmesine neden olmuştur. Her biri farklı bölgelerde kendi otoritelerini kurmaya çalışmıştır. Fetret devri boyunca kardeşler arasındaki bu mücadeleler hem askeri hem siyasi açıdan devleti zor durumda bırakmıştır.
Osmanlı Devleti’nin bu süreci ne kadar sürede atlattığı tarihçiler tarafından net bir şekilde ortaya konmuştur. Fetret devri, 1402 ile 1413 yılları arasında, toplam 11 yıl sürmüştür. Bu süre zarfında devletin birliğini sağlamak neredeyse imkânsız hale gelmiştir. Yerel yöneticiler kendi bölgelerinde bağımsız hareket etmiş, merkezi otorite ciddi anlamda zayıflamıştır.
Osmanlı’yı Fetret Devri’ne Kim Soktu?
Osmanlı fetret devri, Yıldırım Bayezid’in Timur ile yaptığı Ankara Savaşı’nda yenilgiye uğramasıyla başlamıştır. Bu savaş, 1402 yılında gerçekleşmiş ve Osmanlı açısından ağır sonuçlar doğurmuştur. Savaş sırasında Yıldırım Bayezid’in esir düşmesi, devletin liderlik yapısını zayıflatmıştır. Ardından yaşanan gelişmeler, Osmanlı’yı fetret devrine sokan temel unsurları oluşturmuştur.
Yıldırım Bayezid’in esir düşmesinin ardından tahtın kime ait olacağı netlik kazanmamıştır. Bu belirsizlik, oğulları arasında taht mücadelelerinin başlamasına neden olmuştur. Süleyman Çelebi, İsa Çelebi, Musa Çelebi ve Mehmet Çelebi kendi bölgelerinde hakimiyet kurarak merkezi otoriteye karşı bağımsız davranışlar sergilemiştir. Bu durum, Osmanlı Devleti’ni fiilen dört parçaya bölmüştür.
Osmanlı fetret devri, sadece iç karışıklıklarla sınırlı kalmamıştır. Aynı zamanda dış tehditler de bu süreci daha karmaşık hale getirmiştir. Balkanlardaki bazı topluluklar Osmanlı’ya karşı isyan etmiş, Anadolu’daki beyler Osmanlı otoritesini tanımamaya başlamıştır. Bu süreçte devletin diplomatik ilişkileri de zayıflamıştır.
Yıldırım Bayezid’in Ankara Savaşı’nda mağlup olması ve ardından gelişen olaylar, Osmanlı’yı doğrudan fetret devrine sokmuştur. Eğer bu savaş kaybedilmemiş olsaydı, belki de Osmanlı böyle bir dağılma sürecine girmeyecekti. Savaş sonrası liderlik boşluğu, devletin tüm yapısını olumsuz etkilemiştir.

Fetret Devri Osmanlı Devleti’ni Nasıl Etkilemiştir?
Fetret devri, Osmanlı Devleti’nin tarihinde ciddi kırılmaların yaşandığı bir süreç olmuştur. 1402 yılında başlayan bu dönem, 1413 yılına kadar devam etmiştir. Yaklaşık 11 yıl süren bu süreç, hem siyasi hem de sosyal anlamda büyük sıkıntılara neden olmuştur.
Fetret devri boyunca Osmanlı’da merkezi otorite zayıflamış, taht mücadelesi ülke genelinde büyük bir kaosa yol açmıştır. Yıldırım Bayezid’in dört oğlu arasında süren mücadele, devleti yönetilemez hale getirmiştir. Her biri farklı bölgelerde kendi otoritesini ilan ederek Osmanlı’yı parçalı bir yapıya sürüklemiştir.
Anadolu beylikleri bu dönemde bağımsızlıklarını yeniden ilan etmiştir. Bu durum, Osmanlı’nın daha önce sağlamaya çalıştığı Anadolu birliğinin bozulmasına neden olmuştur. Balkanlar’daki Osmanlı varlığı da bu karışıklıktan olumsuz etkilenmiştir. Bazı bölgelerde Osmanlı’ya bağlılık zayıflamış, vergi sistemi çökmeye yüz tutmuştur.
Fetret devri, halk üzerinde de ciddi etkiler bırakmıştır. Ekonomik yapı zayıflamış, üretim ve ticaret yavaşlamıştır. Güvenlik zafiyetleri nedeniyle halkın günlük yaşamı büyük ölçüde sekteye uğramıştır. Fetret devrinin Osmanlı üzerindeki etkileri şu şekildedir:
- Merkezi otoritenin zayıflaması
- Taht mücadelelerinin yaşanması
- Anadolu beyliklerinin tekrar bağımsız olması
- Balkanlar’daki kontrolün zayıflaması
- Ekonomik gerilemelerin başlaması
- Halkta güvenlik sorunlarının artması
- Askeri disiplinsizliğin çoğalması
- Dış ilişkilerde itibar kaybı yaşanması
Fetret devri, Mehmet Çelebi’nin tahta geçmesiyle sona ermiştir. Ancak bu sürecin izleri uzun yıllar boyunca devlet yapısında hissedilmiştir.